14 Aralık 2013 Cumartesi

Sağ Beyin Odaklı Erken Eğitim

Beynimizin sağ lobunun ilk 36 ayda geliştiğini biliyor muydunuz? Artık sağ beyin odaklı erken eğitim ile çocuklar hayata 1-0 erken başlıyorlar. Sağ eğitim odaklı erken eğitim tekniği ile sağ beyin lobunun bilgiyi depolaması sağlanıyor. 

Erken dönemde verilen eğitim ile sağ beyin lobuna depolanan bilgiler hiç unutulmuyor ve çocuk bunu zamanı gelince kullanabiliyor. Beynimiz sağ ve sol lobdan oluşuyor. Bebekler doğduktan itibaren ilk 36 ay öğrendiklerini sağ lobda depoluyorlar. İşte sağ beyin odaklı erken eğitim bu noktada önemli hale geliyor. Bu eğitimi alan çocuklar bir taraftan büyüyorlar bir taraftan da beynin sağ lobunu bilgi deposu haline getiriyorlar.

Bebekler doğduklarında sağ lob daha baskındır. Zamanla sağ ve sol lobdan birisi daha baskın olmakta. Genellikle baskın olan lob ise sol lob oluyormuş. Sağ lob ile sol lobu dengelemek için erken eğitim vermenin şart olduğunu belirten uzmanlar, sağ beyin odaklı eğitim sisteminin çocukların gelişiminde önemli bir yeri olduğunu belirtiyorlar. Bebeklik çağında yani doğuştan itibaren ilk 36 ay boyunca sağ beyin, her şeyi bir fotoğraf makinası gibi kaydediyor ve zamanı geldiğinde çocuğunuzu daha kolay öğrenen bir birey haline getiriyor. Sağ lobu gelişen çocuk daha meraklı ve araştırmacı olduğu için her zaman yeni bir şeyler öğrenme ihtiyacı duyuyor. Öğrenme isteği hiç bitmiyor. Bu yaşta verilen eğitim sayesinde çocuklarınızın, müzik aleti çalma, resim çizme, yabancı dil öğrenme, matematik, kültür ve sanat gibi beceri isteyen dallarda  daha başarılı olduğuna tanık olabilirsiniz.

Sağ beyin odaklı eğitimin başarılı olması için koşulsuz sevginin şart olduğunu belirten eğitim uzmanları, bu eğitimin, çocukları kıyaslamanız ya da yarıştırmanız için verilmediğinin altını çiziyorlar. Yani, çocuklara hayatın ilk yılları ile birlikte verilen bu eğitimde ulaşılmak istenen hedef, yarışan bireyler yetiştirmek değil beynin sağ lobunu da kullanabilen ve daha kolay öğrenen bireyler yetiştirmek. 


13 Aralık 2013 Cuma

2014 Çizme ve Bot Modelleri

Kış aylarının vazgeçilmez aksesuarı çizme ve botlardır. Kış aylarında ayağımızı ısıtacak bir çizme ya da bota ne kadar çok ihtiyaç duyarız. Çizmemizin karlı ve buzlu yollarda kaymaması bizim için çok önemlidir. Aynı zamanda çizmemizi giydiğimiz kıyafetlerle kolayca kombinlemeyi arzu ederiz. Çizmeler kış mevsiminin kendini iyiden iyiye gösterdiği şu günlerde gardroplardan çıktı... 

Modacılar durmuyor her yıl birbirinden güzel çizme modellerini bizim beğenimize sunuyorlar. 2014 kış sezonunda deri çizmeler her zamanki yerini koruyor. Deri çizmeler cazibesini bu yıl da yitirmedi. Süet çizmeler de en çok tercih edilen ve 2014 yılı trendleri arasında kendine sağlam bir yer edinen çizme modellerinden... Bu yıl çizmelerde ağırlıklı olarak siyah renk kullanılmış ancak zevk sahibi kadınlar için farklı renk alternatifleri de sunulmuş. Kahverengi, taba, vizon gibi renklerde bu yılın moda çizme renkleri arasında. Topuklu çizmeler her yıl olduğu gibi bu yıl yine çok giyilecek. Özellikle platform topuklu çizmeler bu yılın trendleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Yüksek topuk kullanamam diyenler için kullanışlı ve şık dolgu topuklu çizmeler tasarlanmış. Topuklu giymek istemeyenler bu tarz çizmeleri tercih edebilir ve rahatlıkla kullanabilir. 

2014 yılı bot modelleri arasında öne çıkan model biker bot oldu. Rahat bir bot olduğu için özellikle gençler biker botlara bayıldı. Biker botlar elbise, tayt ve jean ile çok şık kombinler yapmanızı sağlıyor. Bu kış rahat etmek istiyorsanız mutlaka biker bot sahibi olmalısınız. Çizme botlar da çok şık duruyor. İsterseniz elbisenizle isterseniz pantolonunuzla çizme botları da rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bir de moon boot var bu yılın kış trendleri arasında. Bu botlarla yürümeye başladığınızda "yürümek hiç bu kadar kolay olmamıştı" diyeceksiniz. 


İşte benim size önerebileceğim şık ve kullanışlı 2014 çizme ve bot modelleri:






















12 Aralık 2013 Perşembe

Soğan Neden Ağlatır

Bugün sevdiğim bir şarkıyı mırıldanarak yemek pişirmek üzere soğan doğrarken okuldan gelen oğlum aniden "Anne, soğan neden ağlatır?" diye sordu. Ben gayri ihtiyari "acı olduğundandır" diye cevap verdim ama bu cevabın bu soru karşısında yetersiz kaldığını o anda anladım. Oğluma bunu araştıracağımı ve kendisine soğan doğrarken neden ağladığımızı teknik olarak açıklayacağımı söyledim.

Elimdeki soğanı hem doğramaya hem de göz yaşlarımı silmeye devam ederken, oğlumun ne kadar meraklı bir çocuk olduğunu düşünmeye başladım. Gerçekten çok meraklı, her şeyi öğrenmek istiyor. Bir yerde okumuştum, çok merak eden ve hafızası güçlü olan çocuklar zeki çocuklar oluyorlarmış. Neyse, ben oğlumun yaramaz ve zeki bir çocuk olduğunu düşünürken bir taraftan da soğan neden ağlatır diye onulmaz bir merak içindeydim. Peki, soğan neden ağlatır biliyor musunuz? İşte oğlumun bana sormuş olduğu benim ise yarım yamalak cevapladığım sorunun bilimsel cevabı;

Soğanı kestiğimizde aynı zamanda soğanın hücrelerini de kesiyormuşuz. Soğanı kestiğimiz anda soğan hücreleri içinde yer alan enzimler serbest kalarak etrafa yayılıyormuş. Bu enzimlerden birisi allinaz isimli enzimmiş. Bu enzim soğan hücrelerinde bulunan Prensco isimli sülfürlü bileşikle reaksiyona girerek propenilsülfirik asit(bir çeşit gaz) oluşmasına neden oluyormuş Gözlerimizin sulanmasına işte bu propenilsülfirik asit neden oluyormuş.. 

Soğan doğrarken gözlerinizin yanmaması için ben de size birkaç öneride bulunayım;

Soğan doğrarken gözlerinizin yanmasından ve ağlamaktan şikayetçi iseniz, soğanı doğramadan önce yarım saat buzdolabında bekletin. Böylece soğan gözlerinizi daha az yakacaktır. Soğanı açık havada doğrayabilirsiniz. Ortaya çıkan gaz, çevreye yayılacağı için gözleriniz daha az etkilenir. En etkili yöntem ise soğanı akan çeşme suyunun altında doğramak. Böylece soğan kestiğinizde ortaya çıkan gaz, gözlerinize ulaşıp sizi ağlatmadan suyla birlikte yok olabilir. 



En Güzel Yılbaşı Hediyeleri

Yeni bir yıla girmemize şunun şurasında ne kaldı. Hepimizi tatlı bir heyecan sarmaya başladı. Birçoğumuz şimdiden yılbaşı akşamı sevdiklerimize nasıl bir hediye vermek istediğimizi düşünmeye başladık bile öyle değil mi? Ne güzel ve ne sevimli bir telaştır sevdiğimiz insanlar için yılbaşı hediyesi seçmek öyle değil mi? Yeni yıl coşkusunu onlarla paylaşmak ve onların sevinci ile mutlu olabilmek...

Birçoğumuz kendi vermiş olduğumuz hediyenin en güzel yılbaşı hediyesi olmasını arzularız. Sevdiğiniz insanlara hediye alırken zorlanıyorsanız ve ne alsam diye düşünüyorsanız işte benim size önerebileceğim bazı hediyeler. Seçim size kalmış...
Sevimli bir hediye; yılbaşı mumları...






Sevgilinize ya da eşinize verebileceğiniz anlamlı bir hediye; pırlanta...



Parfüm her zaman cazip bir yılbaşı hediyesidir...




Eşiniz için en ideal yılbaşı hediyeleri...






Kız çocukları için uygun yılbaşı hediyeleri...





 Erkek çocukları bu hediyelere bayılacak...









Bu hediyeler eşinizi çok mutlu edecek...

MUTLU YILLAR...